Eskimiş ya da rengini beğenmediğiniz mobilyalarınızı elden çıkarmadan önce bir düşünün derim. Çünkü farklı renkler ve uygulamalar sayesinde o hoşunuza gitmeyen mobilya, evinizin en çok sevdiğiniz parçası haline gelebilir! Ben boyama projelerine başladığımdan beri artık her eve ve mobilyaya farklı bir gözle bakıyorum. Bu portmanto da onlardan biri! Aslında uzun zamandır bir portmanto almak istiyordum, ama istediğim gibi bir model bulamıyordum. Daha sonra ikinci el ürünler satan bir web sitesinde bu portmantoyu gördüm. Boyutu ve modeli tam benim istediğim gibiydi. Üstelik ikinci el olduğu için fiyatı da aşırı uygundu, ama ufak bir problem vardı; rengi benim için çok sıradandı ve onu alıp yenilemeye karar verdim.
Şanslıyım ki çok eski olmasına rağmen portmantonun kullanım açısından hiçbir sıkıntısı yoktu. Sadece çizik gibi ufak tefek hasarları vardı. Zaten boyayacağımız için bunlar da önemsizdi.
Yenilemeye başlamadan önce portmantoyu güzelce temizledim. Boyanın yüzeye sağlam bir şekilde tutunabilmesi için bu aşama çok önemli. Eğer boyama yapacağınız yüzeyde toz, yağ ya da deterjan kalıntıları olursa boya yüzeye tam olarak tutunamaz ve zamanla atma yapabilir.
Mobilyayı güzelce temizledikten sonra askıları, kulpları ve kapakları söktüm. Bu tarz boyama projelerinde boyama yapacağımız alan ne kadar boş olursa boyama yapmak da bir o kadar kolay oluyor.
Boya olarak Rich’in Chalked boyalarından “Güz Gülü” rengini seçtim. Chalked boyayı seçmemin nedeni, mobilyaları zımpara yapmadan boyayabilmemizi sağlaması ve boyadıktan sonra kadifemsi bir dokusu olması. Renk seçimine karar verirken ise portmantonun modelinden yola çıktım. Bence retro bir görünümü olduğu için rengimi de buna uygun seçmek istedim.
Rich Chalked Boya ve Rich Su Bazlı Mat Vernik’i yarı yarıya karıştırdım. Portmantonun kasasını ve kapaklarını kadife rulonun ulaşabildiği yerlerde kadife rulo, ulaşamadığı yerlerde ise ipek uçlu fırça kullanarak boyadım.
Normalde bu tarz boyama projelerinde önce yüzey boyanıp en son vernik uygulanır, ama ben vernikle boyayı karıştırarak uyguluyorum. Çünkü hem doku olarak daha güzel oluyor hem de son adımda bir daha vernik uygulamak zorunda kalmadığımız için süreç hızlanmış oluyor.
İlk katı attıktan sonra boyanın tam olarak yüzeye tutunabilmesi ve kimyasal kuruma süresinin tamamlanması için 6 saat beklememiz gerekiyor. Herhangi bir zımparalama işlemi yapmadığımız için bekleme sürelerine uymamız çok önemli. Yoksa boya en ufak bir darbede deforme olur. Bu kadar emek verdikten sonra bunun olmasını istemeyiz tabii ki. 🙂
Boyanın kuruması için gerekli olan süreye uyup 6 saat bekledikten sonra boyanın ikinci katını atabiliriz. Benim seçtiğim renk ikinci katta kapandı, ama sizin tercih ettiğiniz renk ikinci katta kapanmazsa 6 saat aralıklarla daha fazla kat boya uygulayabilirsiniz.
Boyama işlemi bittikten ve boya iyice kuruduktan sonra portmanto için yeni aldığım kulpları taktım. Görünümü tamamlamak için mobilya yenileme projelerinde kulpları değiştirmek çok etkili oluyor. Ben retro görünümden devam etmek istediğim için çiçek desenli porselen kulplar tercih ettim.
Son olarak söktüğüm kapakları da yerine takınca portmanto yenileme projemi bitirmiş oldum. Böylelikle çok uygun bir maliyete, istediğim renk ve görünümde yepyeni bir portmantoya kavuştum. 🙂
Umarım bu değişimle birlikte siz de artık elden çıkarmayı düşündüğünüz mobilyalarınıza farklı bir gözle bakarsınız.